| ||||||||||||||||||
| ||||||||||||||||||
Detaylar | ||||||||||||||||||
Karanlık bir gecede, Mira tek başına taşlı yollarda yürümeye çalışıyordu. Etrafta derin bir sessizlik hakimdi. “Burası neresi? Ben neredeyim? Korkuyorum…, diye mırıldandı. Umutsuzca bağırmaya başladı: “Kimse yok mu?” Yanında duyduğu sesle irkildi.: “Korkma! Sana yardım edeceğim.” “Kim o konuşan?” “Benim Mira” Önünde duran beyaz güvercini görünce şaşkınlıkla: “Aaa… sen konuşuyorsun!” dedi. “Evet, konuşuyorum. Beni hatırladın mı? Yaralıydım, evinizin bahçesinde sen bulmuştun beni. Haylaz çocuklardan zor kurtulmuştum. Sen iyileştirdin yaralarımı, su verdin, beni besledin.” “Hatırlıyorum, o sen misin?” “Evet. Şimdi de ben sana yardım edeceğim.” | ||||||||||||||||||